Beykozlu
New member
Ulusal Obezite Kongresi Genel Sekreteri Prof. Dr. Fırat Bayraktar, obezitenin kıymetli bir halk sıhhati sorunu olduğunu belirterek, “Şişmanlık alanında ülke olarak hayli yeterliyiz. Avrupa’nın birinci sırasındayız. Bu durum sıhhatte sonuncu olmak üzeredir. Türkiye’de en çok obez sıklığı olan kent Adana, en az olan kent ise Erzurum’dur” dedi.
Her yıl 4 Mart’ta farkındalık yaratmak için kutlanan ‘Dünya Obezite Günü’ne dikkat çekmek gayesiyle İzmir’de TOAD tarafınca 11’inci Ulusal Obezite Kongresi düzenlendi. Kongrenin açılış toplantısına Ulusal Obezite Kongresi Lideri Prof. Dr. Hasan İlkova, Ulusal Obezite Kongresi Genel Sekreterleri Prof. Dr. Fırat Bayraktar, Prof. Dr. Taner Damcı, Doç. Dr. Ela Keskin, TOAD Lideri Prof. Dr. Volkan Yumuk ve Avrupa Obezite Derneği (EASO) Lideri Prof. Jason Halford konuşmacı olarak katıldı.
“Obezleri anlamak için kurşun yeleklerle eğitim aldık”
Obezite sıklığıyla ilgili yıllar ortasında görülen artış bilgilerinin iddialardan yüksek çıktığını söz eden Prof. Dr. İlkova, “Obezite bir vakit içinder yüksek gelir kümesinin meseleleri içinde gösterilirken, bugün artık orta ve düşük gelir kümeleri içinde artmaktadır. Obezite genel olarak bir sıhhat sorunu olarak tanımlanıyor olsa da günümüzde artık bunun güzelleştirilmesi mümkün olmayan, fakat önlenebilir, yönetilebilir bir hastalık olduğu kabul ediliyor. Doktor olarak bizlerin obez bir kişinin neler hissettiğini anlamak için kurşun yeleklerle eğitim aldığımız devirler oldu. Obezite doktorlarının de bilinçlenmesi gereken bir konu” dedi.
Türkiye’de en çok obez Adana’da, en az Erzurum’da
Obezitenin değerli bir halk sıhhati sorunu olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Fırat Bayraktar ise “Yaklaşık 45-50 yıl öncesinde obezite, dünya için epey kıymetli bir sorun değildi. yıllar geçtikçe ve dünyadaki ömür usulü değiştikçe, yiyecek üretiminde ağır kalori yükü olan ancak besleyici aktifliği düşük olan besin üretimine geçildi. bu biçimde bakıldığında 1980’ler daha sonrası bu süreç hızlandı. Erişkinlerde yüzde 15 civarında olan kilo fazlalığı süratle artmaya başladı. Bu periyot çocuklarda oran yüzde 5 civarındaydı. Günümüzde ise 2016 bilgilerine bakıldığında erişkinlerde kilo fazlalığı yüzde 40’a ulaşmıştır. Her 10 şahıstan 4’ünde fazla kilo kelam konusudur. Obezite bireylerin yüzdesi dünyada yüzde 13’tür. Şişmanlık alanında ülke olarak epeyce düzgünüz. Avrupa’nın birinci sırasındayız. Bu durum sıhhatte sonuncu olmak üzeredir. Gelecek senelerda epey daha makûs sonuçlar, oluşmasını beklemeden bu büyük probleme bir tahlil getirmek gerekiyor. Türkiye’de en çok obez sıklığı olan kent Adana, en az olan kent ise Erzurum’dur” diye konuştu.
TOAD Lideri Prof. Dr. Volkan Yumuk da görüşmede yaptığı konuşmada, “Dünyada ve ülkemizde sıklığı giderek artan, önlenebilir ve tedavi edilebilir ömür uzunluğu süren bir hastalık olan obezitenin teşhis ve tedavi formülü için multidisipliner, profesyonel bir takıma muhtaçlık vardır. Bu grupların hizmet verdiği obezite merkezleri ülkemizde hem Sıhhat Bakanlığı tıpkı vakitte TOAD iş birliği ile kurulmuştur” diye konuştu. (DHA)
Her yıl 4 Mart’ta farkındalık yaratmak için kutlanan ‘Dünya Obezite Günü’ne dikkat çekmek gayesiyle İzmir’de TOAD tarafınca 11’inci Ulusal Obezite Kongresi düzenlendi. Kongrenin açılış toplantısına Ulusal Obezite Kongresi Lideri Prof. Dr. Hasan İlkova, Ulusal Obezite Kongresi Genel Sekreterleri Prof. Dr. Fırat Bayraktar, Prof. Dr. Taner Damcı, Doç. Dr. Ela Keskin, TOAD Lideri Prof. Dr. Volkan Yumuk ve Avrupa Obezite Derneği (EASO) Lideri Prof. Jason Halford konuşmacı olarak katıldı.
“Obezleri anlamak için kurşun yeleklerle eğitim aldık”
Obezite sıklığıyla ilgili yıllar ortasında görülen artış bilgilerinin iddialardan yüksek çıktığını söz eden Prof. Dr. İlkova, “Obezite bir vakit içinder yüksek gelir kümesinin meseleleri içinde gösterilirken, bugün artık orta ve düşük gelir kümeleri içinde artmaktadır. Obezite genel olarak bir sıhhat sorunu olarak tanımlanıyor olsa da günümüzde artık bunun güzelleştirilmesi mümkün olmayan, fakat önlenebilir, yönetilebilir bir hastalık olduğu kabul ediliyor. Doktor olarak bizlerin obez bir kişinin neler hissettiğini anlamak için kurşun yeleklerle eğitim aldığımız devirler oldu. Obezite doktorlarının de bilinçlenmesi gereken bir konu” dedi.
Türkiye’de en çok obez Adana’da, en az Erzurum’da
Obezitenin değerli bir halk sıhhati sorunu olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Fırat Bayraktar ise “Yaklaşık 45-50 yıl öncesinde obezite, dünya için epey kıymetli bir sorun değildi. yıllar geçtikçe ve dünyadaki ömür usulü değiştikçe, yiyecek üretiminde ağır kalori yükü olan ancak besleyici aktifliği düşük olan besin üretimine geçildi. bu biçimde bakıldığında 1980’ler daha sonrası bu süreç hızlandı. Erişkinlerde yüzde 15 civarında olan kilo fazlalığı süratle artmaya başladı. Bu periyot çocuklarda oran yüzde 5 civarındaydı. Günümüzde ise 2016 bilgilerine bakıldığında erişkinlerde kilo fazlalığı yüzde 40’a ulaşmıştır. Her 10 şahıstan 4’ünde fazla kilo kelam konusudur. Obezite bireylerin yüzdesi dünyada yüzde 13’tür. Şişmanlık alanında ülke olarak epeyce düzgünüz. Avrupa’nın birinci sırasındayız. Bu durum sıhhatte sonuncu olmak üzeredir. Gelecek senelerda epey daha makûs sonuçlar, oluşmasını beklemeden bu büyük probleme bir tahlil getirmek gerekiyor. Türkiye’de en çok obez sıklığı olan kent Adana, en az olan kent ise Erzurum’dur” diye konuştu.
TOAD Lideri Prof. Dr. Volkan Yumuk da görüşmede yaptığı konuşmada, “Dünyada ve ülkemizde sıklığı giderek artan, önlenebilir ve tedavi edilebilir ömür uzunluğu süren bir hastalık olan obezitenin teşhis ve tedavi formülü için multidisipliner, profesyonel bir takıma muhtaçlık vardır. Bu grupların hizmet verdiği obezite merkezleri ülkemizde hem Sıhhat Bakanlığı tıpkı vakitte TOAD iş birliği ile kurulmuştur” diye konuştu. (DHA)