Neoklasik Okul Ne Demek ?

Ceren

New member
Neoklasik Ekonomi Okulu Nedir?

Neoklasik ekonomi okulu, 19. yüzyılın sonlarına doğru ortaya çıkan ve ekonomik teorinin büyük bir kısmını şekillendiren bir yaklaşımdır. Bu okul, özellikle serbest piyasa ekonomisinin işleyişini, bireysel tercihler ve kararlar doğrultusunda analiz eder. Neoklasik okul, ekonomideki dengeyi, arz ve talep mekanizmalarının etkileşimi ile açıklar ve ekonomik aktörlerin rasyonel davranışlarını vurgular. Bu makalede, neoklasik okulun ne olduğu, temel prensipleri, önemli katkıları ve eleştirileri ele alınacaktır.

Neoklasik Ekonomi Okulunun Temel Prensipleri

Neoklasik ekonominin temel prensipleri, ekonomik kararların bireysel aktörler tarafından rasyonel şekilde alındığını ve piyasaların kendiliğinden bir dengeye ulaşacağını savunur. Bu prensiplerin bazıları şu şekildedir:

1. **Rasyonel Davranış:** Neoklasik ekonomi, bireylerin rasyonel olduklarını, yani tüm ekonomik kararlarını maksimum faydayı elde etmek amacıyla aldıklarını kabul eder. Bu, tüketicilerin ve üreticilerin kaynakları en verimli şekilde kullandığı anlamına gelir.

2. **Arz ve Talep:** Neoklasik okul, ekonomik faaliyetlerin arz ve talep ilişkisiyle şekillendiğini savunur. Fiyatlar, arz ve talep dengesine göre belirlenir. Yüksek talep, fiyatları artırırken, arzın yetersiz olması da fiyatları yükseltir.

3. **Denge:** Piyasalar, arz ve talep güçlerinin etkisiyle kendi dengesine ulaşır. Neoklasik ekonomi, bu dengeyi "piyasa dengesi" olarak tanımlar ve ekonomik istikrarın bu dengeyle sağlanacağına inanır.

4. **Marjinal Fayda ve Marjinal Maliyet:** Neoklasik ekonomide, ekonomik kararlar marjinal fayda (bir ek birim tüketimin sağladığı ek fayda) ve marjinal maliyet (bir ek birim üretmenin maliyeti) kavramlarıyla değerlendirilir. Tüketiciler, marjinal faydanın marjinal maliyeti dengelemesi gerektiği için, piyasa ekonomisi kendiliğinden bir dengeye ulaşır.

Neoklasik Ekonomi Okulunun Tarihsel Gelişimi

Neoklasik ekonomi okulunun kökenleri, 19. yüzyılda Alfred Marshall, Léon Walras ve William Stanley Jevons gibi ekonomistlerin çalışmalarına dayanır. Bu dönemde, ekonomi bilimi daha önceki klasik okulun öngörüleriyle uyumsuz olarak şekillenmeye başlamıştır. Klasik ekonomistler, serbest piyasa ve devlet müdahalesinin minimumda tutulması gerektiğini savunurken, neoklasik ekonomistler piyasa güçlerinin kendiliğinden bir denge yaratacağını ileri sürmüşlerdir.

Alfred Marshall, 1890’larda yayımladığı "Principles of Economics" adlı eseriyle neoklasik ekonominin ana hatlarını çizmeye başlamıştır. Marshall, arz ve talep kavramlarının yanı sıra marjinal fayda ve maliyet analizlerine dayanan bir yaklaşım geliştirmiştir. Ayrıca, piyasa dengesini analiz eden matematiksel yöntemlerin önemini vurgulamıştır.

Neoklasik Ekonomi Okulunun Katkıları

Neoklasik ekonomi okulunun ekonomi teorisine sağladığı katkılar, özellikle piyasa davranışları ve mikroekonomik analizlerde belirgindir. Bu katkılar, şu şekilde sıralanabilir:

1. **Mikroekonomik Temellerin Atılması:** Neoklasik okul, mikroekonominin temellerini atmıştır. Bireylerin ve firmaların kararlarını analiz ederken, arz ve talep eğrilerinin şekillendirilmesi, denge fiyatlarının hesaplanması gibi önemli araçları geliştirmiştir.

2. **Ekonomik İstikrar ve Denge:** Neoklasik ekonomi, serbest piyasa ekonomisinin doğal bir şekilde dengeye ulaşacağını savunur. Bu, özellikle devlet müdahalesinin ekonomik istikrar için gereksiz olduğunu savunan ekonomik politikaların temelini oluşturmuştur.

3. **Matematiksel Yöntemlerin Kullanımı:** Neoklasik ekonomi, matematiksel modellemeleri ekonomik analizde kullanmaya başlamıştır. Bu, teorik analizleri daha somut hale getirmiş ve ekonomi biliminin daha bilimsel bir yaklaşımla ele alınmasına olanak sağlamıştır.

Neoklasik Ekonomi Okulunun Eleştirileri

Neoklasik okul, birçok ekonomist tarafından eleştirilmiştir. Başlıca eleştiriler şu noktalarda yoğunlaşmaktadır:

1. **Gerçekçilikten Uzaklık:** Neoklasik ekonomi, bireylerin her zaman rasyonel davrandığı varsayımına dayanır. Ancak, insanlar genellikle irrasyonel kararlar verebilirler. Bu nedenle, neoklasik teorinin gerçek dünyadaki ekonomik davranışları yeterince yansıtmadığı iddia edilir.

2. **Dışsallıkların Göz Ardı Edilmesi:** Neoklasik ekonomi, piyasa dengesinin sağlanabilmesi için tüm dışsallıkların (örneğin çevresel etkiler veya sosyal maliyetler) göz ardı edildiğini kabul eder. Bu da, çevresel sorunlar ve gelir eşitsizliği gibi önemli konuların analiz edilmesinde eksiklikler yaratır.

3. **Gelir Dağılımı Sorunları:** Neoklasik okul, serbest piyasanın eşitlikçi bir gelir dağılımı sağlamadığına dair eleştiriler almıştır. Piyasa dengesinin sağlanması, bazen toplumdaki en fakir kesimlerin daha da yoksullaşmasına neden olabilir.

4. **Piyasa Hataları:** Neoklasik ekonomi, piyasaların her zaman en verimli ve adil sonucu üreteceğini savunur. Ancak piyasa hataları (örneğin monopoliler, asimetrik bilgi ve çevresel tahribat) bu yaklaşımın geçerliliğini sorgulayan durumlardır.

Neoklasik Ekonomi Okulunun Günümüzdeki Yeri

Neoklasik okul, günümüzde de ekonomi biliminin temel okullarından biri olarak kabul edilmektedir. Birçok modern ekonomi teorisi ve politikası, neoklasik ilkelerden etkilenmiştir. Özellikle serbest piyasa ekonomisinin savunulması, neoliberal politikaların temelini oluşturmuş ve birçok ülkede ekonomik politika belirleyicilerinin tercih ettiği yaklaşım olmuştur.

Ancak, neoklasik ekonominin eleştirileri de göz önüne alındığında, daha karmaşık modellerin ve yeni okul yaklaşımlarının ortaya çıkmasına neden olmuştur. Davranışsal ekonomi, heterodoks ekonomi ve ekolojik ekonomi gibi alanlar, neoklasik ekonomi okulunun eksikliklerini gidermeye çalışan ve alternatif bakış açıları geliştiren yaklaşımlar arasında yer almaktadır.

Sonuç

Neoklasik ekonomi okulu, ekonomi bilimine önemli katkılar sağlamış, özellikle piyasa analizlerinin temellerini atmıştır. Bununla birlikte, okulun rasyonel davranış varsayımı ve piyasa dengesine odaklanan yaklaşımı, eleştirilere de konu olmuştur. Günümüzde, bu okulun ilkeleri hala birçok ekonomi politikasında etkili olmasına rağmen, modern ekonomik düşünce, daha geniş bir perspektife sahip alternatif teorilerle zenginleşmiştir. Neoklasik okul, ekonominin temellerini anlamada önemli bir rol oynamış olsa da, çağdaş ekonomik zorluklara yanıt verirken daha kapsamlı ve çok boyutlu yaklaşımlar gereklidir.
 
Üst