Beykozlu
New member
İngiltere’de yaklaşık 900 kişinin katıldığı bir araştırmada diyabet hastalarının ömrünü büsbütün değiştirebilecek yapay pankreas aygıtı test ediliyor.
Aygıt tip 1 diyabet hastalarının şeker ölçüm testi yapma muhtaçlığını ortadan kaldırabilir, kan şeker kıymetlerinin tehlikeli düzeylere inmesini ve hipoglisemik atakları engelleyebilir.
Tip 1 diyabet, mevt riski taşıyan önemli bir hastalık. Hastalarda pankreas, kandaki şeker düzeyini denetim eden insülin hormonunu üretemiyor. Hastalık kalp, böbrek, göz ve sonlarda kalıcı hasara yol açabiliyor.
Derinin altına yerleştirilen bir sensör ve insülin veren bir pompadan oluşan yapay pankreas aygıtı, gerçek pankreasın vazifesini taklit ediyor. Sensör, devamlı bedendeki kan şekeri bedellerini takip ediyor ve akıllı aygıta bu bilgileri gönderiyor.
bir daha deri altında bulunan otomatik pompa ise bedendeki kan şekeri düştüğünde insülin pahalarını dengeliyor.
İngiltere’de hükümet, Ulusal Sıhhat Hizmetleri, (NHS) bu değişen teknolojinin birinci kez ülke çapında test edildiğini ve diyabet hastalarının ömrünü değiştirebileceğini söylüyor.
Araştırmaya katılan 200’den çok çocuktan bir tanesi 6 yaşındaki Charlotte.
Charlotte, her gün bedenindeki kan kıymetlerini ölçmek ve istikrarda tutmak için parmak ucunu delerek test yapmak zorunda olan çocuklardan bir tanesi.
Hastalığın tüm aileyi etkilediğini anlatan Charlotte’un annesi Ange Abbot, yapay pankreas aygıtının hayat değiştirici tesirlerini anlatıyor.
Abbot, “Yapay aygıtı kullanmadan evvel her akşam iki saatlik ortalarla alarm kurup parmak ucu testiyle Charlotte’un kan bedellerini ölçmemiz ve gerektiğinde insülin dengelemesi yapmamız gerekiyordu. Artık ise aygıt devamlı şeker kıymetlerini takip ediyor ve bu biçimdece Charlotte tekrar olağan bir çocuk üzere dışarıda vakit geçirebiliyor, arkadaşlarıyla buluşabiliyor” diyor.
Londra’da yaşayan 27 yaşındaki Yasmin Hopkins de çalışma kapsamında yapay pankreası deneyenlerden biri.
15 yıl evvel tip 1 diyabet teşhisi konan Hopkins, yeni değişen teknolojinin onu özgürleştirdiğini anlatıyor.
Hopkins, “Artık endişelenmeden olağan bir gün geçirebiliyorum, çalışabiliyorum, köpeğimi yürüyüşe götürebiliyorum” diye konuşuyor.
NHS’te diyabet uzmanı olan Profesör Partha Kar, “Diyabet hastalarını takip eden ve gerektiğinde tedavi eden aygıtlar kulağa bilim kurgu üzere geliyor lakin bu çeşit teknolojiler artık ömrümüzün epeyce değerli bir parçası” diyor ve devam ediyor:
“Diyabet hastalarının hiç telaş etmeden hayatlarını sürdürmelerini sağlayacak büsbütün otomatik bir sistemden epeyce uzak değiliz.”
İngiltere’de en önde gelen diyabet yardım kuruluşlarından biri olarak bilinen Diabetes UK’in CEO’su Chris Askew, değişen teknolojinin tip 1 diyabetli şahısların hem hayat kalitelerini birebir vakitte klinik sonuçlarını uygunlaştırma potansiyeline sahip olduğunu söylüyor.
Bugüne kadar, bin şahsa kadar kayıt yaptıralabilecek olan pilot uygulamaya 875 hasta katıldı.
Yetkililer, sonuçları değişen teknolojinin nerede daha yaygın hale getirileceği istikametindeki değerlendirmenin bir modülü olarak kullanacak.
Sonuçlar, teknolojiyi nerede daha yaygın hale getireceğini düşünen Ulusal Sıhhat ve Bakım Harikalığı Enstitüsü tarafınca yapılan bir değerlendirmenin modülü olacak.
Aygıt tip 1 diyabet hastalarının şeker ölçüm testi yapma muhtaçlığını ortadan kaldırabilir, kan şeker kıymetlerinin tehlikeli düzeylere inmesini ve hipoglisemik atakları engelleyebilir.
Tip 1 diyabet, mevt riski taşıyan önemli bir hastalık. Hastalarda pankreas, kandaki şeker düzeyini denetim eden insülin hormonunu üretemiyor. Hastalık kalp, böbrek, göz ve sonlarda kalıcı hasara yol açabiliyor.
Derinin altına yerleştirilen bir sensör ve insülin veren bir pompadan oluşan yapay pankreas aygıtı, gerçek pankreasın vazifesini taklit ediyor. Sensör, devamlı bedendeki kan şekeri bedellerini takip ediyor ve akıllı aygıta bu bilgileri gönderiyor.
bir daha deri altında bulunan otomatik pompa ise bedendeki kan şekeri düştüğünde insülin pahalarını dengeliyor.
İngiltere’de hükümet, Ulusal Sıhhat Hizmetleri, (NHS) bu değişen teknolojinin birinci kez ülke çapında test edildiğini ve diyabet hastalarının ömrünü değiştirebileceğini söylüyor.
Araştırmaya katılan 200’den çok çocuktan bir tanesi 6 yaşındaki Charlotte.
Charlotte, her gün bedenindeki kan kıymetlerini ölçmek ve istikrarda tutmak için parmak ucunu delerek test yapmak zorunda olan çocuklardan bir tanesi.
Hastalığın tüm aileyi etkilediğini anlatan Charlotte’un annesi Ange Abbot, yapay pankreas aygıtının hayat değiştirici tesirlerini anlatıyor.
Abbot, “Yapay aygıtı kullanmadan evvel her akşam iki saatlik ortalarla alarm kurup parmak ucu testiyle Charlotte’un kan bedellerini ölçmemiz ve gerektiğinde insülin dengelemesi yapmamız gerekiyordu. Artık ise aygıt devamlı şeker kıymetlerini takip ediyor ve bu biçimdece Charlotte tekrar olağan bir çocuk üzere dışarıda vakit geçirebiliyor, arkadaşlarıyla buluşabiliyor” diyor.
Londra’da yaşayan 27 yaşındaki Yasmin Hopkins de çalışma kapsamında yapay pankreası deneyenlerden biri.
15 yıl evvel tip 1 diyabet teşhisi konan Hopkins, yeni değişen teknolojinin onu özgürleştirdiğini anlatıyor.
Hopkins, “Artık endişelenmeden olağan bir gün geçirebiliyorum, çalışabiliyorum, köpeğimi yürüyüşe götürebiliyorum” diye konuşuyor.
NHS’te diyabet uzmanı olan Profesör Partha Kar, “Diyabet hastalarını takip eden ve gerektiğinde tedavi eden aygıtlar kulağa bilim kurgu üzere geliyor lakin bu çeşit teknolojiler artık ömrümüzün epeyce değerli bir parçası” diyor ve devam ediyor:
“Diyabet hastalarının hiç telaş etmeden hayatlarını sürdürmelerini sağlayacak büsbütün otomatik bir sistemden epeyce uzak değiliz.”
İngiltere’de en önde gelen diyabet yardım kuruluşlarından biri olarak bilinen Diabetes UK’in CEO’su Chris Askew, değişen teknolojinin tip 1 diyabetli şahısların hem hayat kalitelerini birebir vakitte klinik sonuçlarını uygunlaştırma potansiyeline sahip olduğunu söylüyor.
Bugüne kadar, bin şahsa kadar kayıt yaptıralabilecek olan pilot uygulamaya 875 hasta katıldı.
Yetkililer, sonuçları değişen teknolojinin nerede daha yaygın hale getirileceği istikametindeki değerlendirmenin bir modülü olarak kullanacak.
Sonuçlar, teknolojiyi nerede daha yaygın hale getireceğini düşünen Ulusal Sıhhat ve Bakım Harikalığı Enstitüsü tarafınca yapılan bir değerlendirmenin modülü olacak.